Gonca Çiftçioğulları-Gece Gelen Ölüm (Polisiye-Gerilim)


Türk işi polisiye hem de bayan   bir yazardan.Yanlış anlaşılmasın,malum ülkemizde bayan polisiye yazarı olmak  pek alışılmış bir durum değil. Michaellardan,Johnlardan,Alexlerden,sıkılmıştık.Bak bu romanda tamamen  Türk karakterler var.Mehmet,Selda,Levent,Hakan,Ebru Sezer gibi.Tamamen Türk işi olan bu romanın yazarını öncelikle tebrik ediyorum.İşte Türk Polisiyesi'ne bu tarz romanlar ve yazarlar lazım kardeşim.Çıta yükselecek inşallah bu tarz romanlar arttıkça.Gönülden inanıyorum buna.Neden daha fazla Ahmet Ümit'ler,Osman AYSU'lar çıkmasın ki.

Yalnız bir eleştirim olacak.Kitap güzel,hoş akıcı da o sayfa sonlarındaki lüzumsuz kağıt israfları ne öyle.Zaten bölümler numaralı.Yani sayfa yarıda kaldıysa arka sayfanın tamamen boş olup da diğer bölüme geçmesine anlam veremedim açıkcası.Tamam bölüm sonu olabilir de sayfanın yarısı boş zaten arka sayfadan bölüm numarası verip devam ettirsene romanı.Basımdan mı kaynaklı ama bu durum hoşuma gitmedi.Nitekim bir ara sayfalar eksik mi acaba şüphesine düştüm.Romanın genelinde toplasan 20-30 tane boş sayfa çıkıyor bahsetmiş olduğum gibi.

Bunun dışında romana diyecek laf yok.Benim çok hoşuma gitti.Akıcı ve kendini çok hızlı okutan bir roman.Romanın bazı kısımlarında sanki Duru Görü'ye atıfta bulunulmuş.Parapsikoloji'nin duru görü alanında az da olsa bilgi sahibi iseniz Ebru'nun başından geçenlerin Duru Görü ile az da olsa ilgili olduğunu göreceksiniz ki Duru görü sayesinde bir çok cinayet ve faili meçhul olay aydınlatılmıştır.Duru görüye sahip olan insanların polislerle bilgilerini paylaşarak çoğu faili meçhul olayı aydınlattığını biliyorum.Hatta çok zor vakalarda Polisler Duru Görücülerle işbirliğine gitmiştir.Çok fazla bu konuyu açmayım zaten ne demek istediğimi az araştırırsanız anlarsınız.Acaba yazar bu konuda ne düşünüyor?Kısmet olup da yorumumu okursa bir cevabını beklerim hani:)

Roman son derece hızlı ve heyecanlı başlıyor ve bu tempoda devam ediyor.Katil kim tarzı romanlarda olduğu gibi insan katili merak ediyor.Ancak romanın ortalarına doğru katili anlamak için bir pot kırılmıyor da değil.Kitabın sonuna gelmeden ben katili tahmin ettim.Ama dikkatli okumak lazım tahminin doğru çıkması için:)Yine de ters köşeye yatırabilecek bir roman bence.

Güzel bir cinayet romanı olmuş.Bir bayanın şüpheli bir şekilde öldürülmesiyle başlıyor roman.Türk Polisi kısa süre sonra peşine düşer katilin.Ancak katil çok zekidir ve arkasında hiç iz bırakmaz.Komiser Mehmet ortağı Selda bu cinayetin peşine düşerler ancak hiç ilerleme kaydedemezler.Derken ardından bir cinayet daha gelir.Olay seri cinayetler zincirine dönmeye başlamıştır.Ardından bir cinayet daha olur.ancak Mehmet ve Selda yine hiçbir ipucu elde edemez.Bu iş özellikle Mehmet in çok canını sıkmaktadır.Amirleri Şehnaz hanımda sürekli Mehmet ve Selda'ya baskı yapmaktadır.Cinayetler korku salmaya başlamıştır.Ölenler hep genç kızlardır.Mehmet ve Selda'ya Emel adında bir adli tıp uzmanı ve Banu adında seri cinayetlerde profil çıkarmada uzman bir bayan yardımcı olurlar.Tek amaç katilin bulunmasıdır.Cinayetler arttıkça toplumda huzur ve tedirginlikte artmaktadır.

Diğer taraftan Ebru adında bir bayanda ilginç görüntüler görmektedir.Hastaneye şizofren şüphesiyle yatırılır.Vakaya Hakan adında doktor bakar.Bu alanda uzmandır.

Bütün bu olaylar ve cinayetlerdeki ortak noktayı tabi ki açıklamıyorum:) Seri katiller her zaman bir ritüele ve imzaya sahiptirler.Bizim katilin de imzası da elle boğarak öldürmedir.

Bu güzel romanı tavsiye ederim.Daha çok artsın ve bizde zevkle okuyalım TÜRK İŞİ POLİSİYE ROMANLARI'NI:)



Yorum Gönder

10 Yorumlar

  1. türk yazardan hiç gerilim okumadım. ahmet ümitin bab-ı esrarını okudum ama o da pek gerilim sayılmazdı. bu kitabı merak ettim, notumu da aldım. teşekkürler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bab-ı esrar polisiye sayılmaz pek.Beyoğlu rapsodisi ya da patasana polisiye açısından daha doyurucu.Bu romanı da bir deneyin derim.

      Sil
  2. merak ettim doğrusu. paylaşıma teşekkürler

    YanıtlaSil
  3. Kesinlikle katılıyorum. Turk kadın yazarlar hem polisiye alanında hem de diğer alanlarda daha çok yazsınlar.
    Bölüm aralarındaki boşluklara, sayfa israflarına ben de gıcık oluyorum. Sayfa sayısını arttırmaya çalışıyorlar herhalde. ..

    YanıtlaSil
  4. az mı sayfa sayısı, belki çoğalsın diye yapmışlardır, bir de boş sayfaların ardına cami gölgesi koyarak doldurmaya çalışanlar var ki beni benden almışlardı :Dneyse Türk Polisiyesi , Türk yazarları artsın ki kalite de artsın diye düşünmekteyim , kitabı edinir miyim ve bu ne zaman olur konusuna hiç değinmeyeceğim , zira tarih 6514540518430 yıl sonra olabilir:D bebişi öperim :D

    YanıtlaSil
  5. @burcuuuuk
    Sayfa takıntı haline geldi bu şekilde bende:)Yani bir romanın yarısı boş çıkmıştı bir kere.Korktum bunda da karşılaşmaktan ama eksik yoktu neyseki.Türk Polisiyesi hak ettiği yeri alır umarım zamanla.Yorum için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  6. @kitap eylemcisi
    İkİ cami arasında aşk aklıma geldi direk nedense sizin bu cümlenizden:) Siz illaki okursunuz bence.O tarihe kadar bütün kitaplar biter bile:)Öptüm bebişi siz hiç merak etmeyin:)

    YanıtlaSil
  7. Öncelikle yorumunu her zaman ki gibi beğendim. Polisiyeyi çok sevdiğim için mutlaka boş zaman bulursam okuyacağım :) Malum şu aralar sınavlar dersler yoğunlukta =) Türk yazar ve Türk karakter olması harika bir şey... Umarım bu yazar ve diğerleri daha çok polisiye yazarlar. Yorumunuzu okuyunca nedense aklıma Ted DEKKER'ın Gelin Koleksiyoncusu adlı kitabı geldi.Orada da FBA psikoz hastalarından cinayeti çözmek için yardım alıyordu. Fakat bu psikoz hastaları acayip zekilerdi :)
    Bu arada Başarılar Dilerim!
    Umarım bizi başka Türk Polisiye Yazarlarıyla da tanıştırırsınız ;)

    YanıtlaSil
  8. @FARKLI DİYARLAR
    Yorumunu< için teşekkürler.Ted Dekker sevdiğim bir yazar ancak bahsettiğiniz kitabını okumadım henüz.Okuyacağım ama inşallah.Sınavlarda başarılar o halde:)

    YanıtlaSil

Değerli Yorumlarınız İçin Çok Teşekkürler..